Hafta Sonu Rotası: Günübirlik İznik Gezi Rehberi
Merhaba değerli Rota Kocaeli okurları. Aralık ayından bu yana keyifle takip ettiğim Rota Kocaeli’de bugünden itibaren gezi yazılarım ile birlikte sizlerle olmaya çalışacağım. Türkiye’nin özellikle doğa turizminde önemli bir yere sahip olan ve yılın her mevsimi çok sayıda misafiri ağırlayan güzel şehri Kocaeli’nin güzelliklerini anlattığım yazılarımı sizlerle paylaşacağım. Bu yazılarımın yanı sıra pandemi sürecinde konaklama gerektirmeyen ve günübirlik gidip-geri dönebileceğiniz, Kocaeli’yle yakın sahil beldelerini, tarihi yerleri ve doğa gezilerimi de sizlerle paylaşacağım.
Sizlere “Merhaba” diyeceğim ilk tanışma yazım, 2021 yılı şubat ayının sonunda günübirlik yapmış olduğum ve gitmek isteyenler için güzel bir rehber olacağına inandığım Bursa’nın önemli ilçelerinden biri olan İznik ilçesine yapmış olduğum geziye ait notlardan oluşuyor.
İsterseniz çok kısa olarak İznik’in tarihinden başlayalım:
Tarih sahnesinde birçok farklı medeniyete ev sahipliği yapmış olmasının yanında hem Hristiyan hem de Türk dünyasında çok önemli bir yere sahip olan İznik, aynı zamanda tarih boyunca bu medeniyetler tarafından cazibe merkezi olarak kabul edilen bir yerleşim yeridir.
Hristiyan dünyasında İlk ve Son Ekümenik Konsilin (Katolik Kilisesi’nin inanç, ibadet ve uygulamalarla ilgili kararlar aldığı meclis) yapıldığı İznik, Selçukluların fethiyle birlikte Türklerin Anadolu’da ki ilk başkenti olma özelliğini de taşıyor. Şehri koruyan surlar Bizans döneminden, yaşam alanları ise Osmanlı döneminden kalma desek sanırım yanlış olmaz.
İznik, Osmanlı döneminde İstanbul’un fethine kadar geçen süre zarfında zenginliğini ve cazibe merkezi olma özelliğini koruyan bir bölgedir. Aslına bakarsanız İznik, Türkiye’nin belki de en büyük açık hava müzesi ve antik şehri olma özelliğine sahip bölgelerindendir.
Şehirde yaşam alanları son yıllara kadar surların içinde kalmış olsa da artık kabına sığmamış olacak ki surlar dışında daha modern ve yeni bir yapılaşmaya gidilmiş. Şehirde benim için en büyük ve tek hayal kırıklığı yapılaşma tarzı oldu. İnanılmaz bir tarihi eser bolluğu ve zenginliği var ama yaşamın sürdüğü evlerde, yapılarda bunlardan hiç eser yok. Daha ilginci modern dediğimiz yapılaşma da yok. 😊 Arada kalmış bir mimari ve aslında çarpık bir yapılaşma var. Ne kentin tarihini yansıtıyor ne de modern bir şehir görünümü var. 1970-80’li yılların mimarisini yansıtan bir sürü bakımsız ev var ne yazık ki. Biraz laf kalabalığından sonra asıl maksadımız olan gezi kısmına geçelim isterseniz. 😊
İznik’e Nasıl Gidilir? – Kocaeli İzmit’ten İznik’e Ulaşım
Ulaşım için hareket noktamız Kocaeli İzmit merkez. Ben gezilerimde, bilmediğim bir yere seyahat ediyorsam genellikle Google Maps uygulamasından faydalanıyorum. Bu sebeple de mesafe-zaman bilgilerini buna göre aktaracağım. İzmit merkezden İznik’e ulaşım için birkaç tane alternatif yol mevcut. Ben giderken Karamürsel çıkışından ayrılan yolu, dönerken ise Elbeyli üzerinden Gölcük’e bağlanan yolu tercih ettim. Bununla ilgili iki yola ait bilgileri aşağıya görsel olarak bırakıyorum.
Dikkat ederseniz mesafeler kısa ama ulaşım zamanları buna oranla biraz fazla. Bunun sebebi ise yolların düzgün ama dar ve çok virajlı olması. Google Maps uygulaması ulaşım için en yakın rotayı Gölcük üzerinden gösteriyor olsa da ben daha önce tecrübe etmediğim ve dağ yolu olabileceği düşüncesi ile tercihimi Karamürsel sonrasındaki İznik yol ayrımından yana kullandım. İki yol arasında mesafe farkı ise 20 kilometre. İzmit’e dönüşü ise dağ yolu olabileceğini düşündüğüm yani giderken tercih etmediğim Gölcük üzerindeki yoldan yaptım. Ve ilk baştan bu yolu tercih etmediğim için de çok pişman oldum. İnanın yaptığım en keyifli yolculuklardan biriydi ve yeri geldiğinde ayrıca bahsedeceğim.
İznik’e vardıktan sonra İznik’de gezilecek yerler için hazırladığım diğer görseller yine aşağıda olduğu gibi. Geziyi 2 bölüm olarak hazırlamamın sebebi ise; ilk görseldeki yerlerin tamamının yürüme mesafesinde olması. Aslında göl kenarı da yürüme mesafesi ama göl kenarına arabayla gidip, diğer yerlere buradan araba ile geçmek çok daha kolay ve pratik. Bu plan size en iyi zaman planlaması ile en verimli geziyi sağlayacak rotalardır.
Unutmadan haritada belirtmediğim yerler de var. Bu yerleri haritamıza koymama sebebim ise bu yerlerin diğer yerler ile zaten çok iç içe olması. Ayrıca haritamızı kalabalık gösterip, karıştırmaması için özellikle eklemedim bu yerleri. Buralardan da yeri geldiğinde ayrıca bahsedeceğim. İznik geziniz, hiçbir yeri kaçırmadan ve belirttiğim plan dahilinde yapılırsa 3-4 saati geçmeyecektir. Yürüme mesafesinde olan ilk bölümü ben 10 bin adımda tamamladım ve yaklaşık 2 – 2 buçuk saat kadar sürdü.
İznik’i Keşfet
Keşfet bölümünü yukarıdaki haritada hazırlanan sıra ile maddeliyorum. 😉
1. İznik İstanbul Kapı
Şehrin toplam 4 ana kapısı ve 12 adet de tali kapısı var. 4 ana kapıdan biri ve esas olan İstanbul Kapı, şehrin kuzey girişinde bulunuyor. Sanırım geziye buradan başlamak pek iç açıcı değildi. 😊 Arabayı sur yanında emniyetli bir yere bıraktıktan sonra başladım sur boyunca yürümeye. Hiç abartmıyorum ben hayatım boyunca bu kadar içki şişesini tekel bayilerinde bile görmedim. Her 5 metrede bir onlarca boş şişe.
Bunun yanı sıra gündüz vakti sur dibinde alkol alan insanlar da dikkat çekiciydi. İnsanların ne zaman ve nerede alkol aldığı beni ilgilendirmez. Ama böyle bir yerde alkol alınması, çevreye ve tarihi eserlere bu şekilde zarar verilmesi, kirletilmesi ve bunun gündüz vakti bariz şekilde yapılması gerçekten çok üzücü.
Velhasıl rahatsız edici bir başlangıç olsa da sonrası daha keyifli geçecek bir gezi, İstanbul Kapıdan başladı.
2. İsmail Bey Hamamı
Yol üzerinde olduğu için geçerken bakılabilecek bir yer. Zaten etrafı çevirili ve girme şansınız yok. Yapılış tarihi ve yaptıranı belli değil ama mimari yapısı itibari 14. yüzyıla ait olduğu değerlendiriliyor. E tabi biz bir şey anlamadık. 😊 Dediğim gibi yol üzeri bu tarihi esere bakmadan geçmeyin
3. Çini Çarşısı (1.Murat Hamamı Kültür Merkezi)
İznik gezimde gezmekten en keyif aldığım yerlerden biri burası oldu. Asıl adı 1. Murat Hamamı Kültür Merkezi ama haritalarda Çini Çarşısı diye geçiyor. Hamamın etrafında İznik’e has hediyelik çini eserleri satan ufak bir çarşı var. Bir sürü sevimli küçük esnaftan oluşan şirin bir yer.
Ben burasını da dışarıdan görülüp geçilecek bir yer diye düşünmüştüm. Ama hamam müzeye çevrilmiş ve gerçekten de güzel ve gezilecek bir yer haline gelmiş. İçeride Sergi/Dinleti Salonu, İznik Tarih Galerisi ve Sanat Galerisi olarak farklı bölümleri var. Sanırım pandemi sürecinden dolayı bomboştu. 😊
Bu sebeple de görevli arkadaş bütün müze gezim boyunca bana eşlik ederek her detayı anlattı. Ayrıca gezilecek tüm yerleri de özetleyerek gezime epey bir katkıda bulundu. Bu arada bu hamamın da yaptıranı ve yapım tarihi belli değil. 😊
Müze, İznik Belediyesi’nin işletmesinde ve giriş ücretsiz. Sadece öğle arası ve hafta sonları kapalı. Hafta için giderseniz kesinlikle ziyaret edin.
4. İznik Ayasofya Cami
Bölgenin belki de farklı medeniyet ve inanç izlerini bir arada yansıtan tek yapısı. Kaynaklar her ne kadar Orhan Gazi zamanında camiye çevrildiğini yazsa da anladığım kadarıyla bir süre sonra ibadete kapatılmış. Çünkü aynı kaynaklarda tekrar ibadete açılma tarihi olarak 2011 yazıyor.
İçeride hem Cami bölümü hem de Hristiyanlar zamanında ibadet için kullanılan yerler ayrı ayrı olarak muhafaza ediliyor. Ayrıca içeride bir de mezar odası var. Zaman içerisinde deprem vb. doğal afetler sebebiyle tadilatlar/restorasyonlar geçirmiş olan bu yer, son Ekümenik Konsilin yapılması nedeniyle Katolik dünyasında çok önemli bir yer sahiptir.
Bursa Belediyesi tarafından 1980’li yıllarda bölgede kamulaştırma çalışmasıyla etrafındaki diğer yapılar yıkılarak park haline getirilmiş ve gerçekten de güzel bir çevre düzenlemesi var.
Bu arada İznik’in tam merkezinde buraya gelmeden İznik Saat Kulesini de göreceksiniz.
Ayasofya Camisinden çıktıktan sonra İznik’in en işlek caddesi olan Kılıçaslan Caddesine giriyorsunuz ve bu cadde sizi Lefke Kapısına kadar götürüyor. Cadde büyük oranda trafiğe kapalı ve çınar ağaçları ile kaplı güzel bir yer. Cadde üzerinde bol bol hediyelik eşya satan dükkanların yanı sıra birkaç tane de Çini Atölyesi var. Vaktiniz varsa buralarda keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Gezi güzergahımızda ki diğer yerlerde bu cadde üzerinde sağlı-sollu yerleşmiş durumda.
5. Hacı Özbek Cami
Cadde üzerindeki diğer bir tarihi yapı da Hacı Özbek Cami. Buranın önemli kabul edilmesinin sebebi ise mescit, yazı taşı ve kubbesi bulunan en eski Osmanlı mescidi olması. Küçük ve ibadete açık bir camidir.
Gezi süresince İznik’in hemen her yerini dolaştık ama gözümüze çarpan, tarihi yerler dışındaki birkaç yerden birisi de aşağıdaki fotoğrafta görülen ve kullanılmayan ev. 😊
Bir sonraki durağımıza gelmeden önce yine aynı cadde üzerinde Çandarlı Halil Paşa Türbesini de görebilirsiniz.
Bu bölgedeki diğer durağımız ise 3 adet tarihi yapının yan yana bulunduğu yer; Nilüfer Hatun İmareti (İznik Müzesi), Şeyh Kutbuddinzade Mehmet İzniki Cami ve İznik’in en heybetli camilerinden Yeşil Cami.
6. Nilüfer Hatun İmareti – İznik Müzesi
I. Murat tarafından annesi Nilüfer Hatun anısına yaptırılmış olan imaret ve zaviye (küçük tekke) daha sonra Türk İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaya başlanmış. Müzenin içerisi 3 bölümden oluşuyor. Giriş bölümü, Sosyal Hayat ve Ticaret ile Osmanlı Çiniciliği eserlerini yansıtan bölümler müzenin içerisindeki bölümler.
Dışarıda ise Bizans ve daha eski dönemlere ait lahitlerin sergilendiği Geçici Sergi Alanı mevcut.
Burası da İznik’in en görülesi yerlerinden. En azından içeri girişin serbest olduğu bir yer. Burası da öğle arasında kapalı ve giriş ücretli. Giriş ücreti 10 lira ayrıca müze kart da geçerlidir.
İznik Müzesi’nin hemen yanında bulunan bir diğer tarihi yapı ise Şeyh Kutbuddinzade Mehmet İzniki Cami. İbadete açık tarihi bir camidir.
Aynı bölgede neredeyse hemen yan yana bulunan bir diğer tarihi cami ise bunların hemen karşısındaki Yeşil Cami. Büyük olmamasına rağmen çok heybetli görünen bir cami.
Osmanlı döneminin ilk vezirlerinden Çandarlı Halil Hayrettin Paşa tarafından yapımına başlanmış ama ömrü yetmediği için oğlu tarafından yapımı tamamlanmış bir cami.
Bu arada unutmadan bana çok ilginç gelen bir gözlemimi paylaşmak istiyorum. İznik’te hiçbir tarihi eserde meşhur çini olayını göremiyorsunuz. 😊 Sadece hediyelik eşya satan dükkân ve atölyelerde karşınıza çıkıyor. İlginç… 😊
7. Lefke Kapı
İznik şehrinin ve surlarının doğuya açılan kapısıdır. Dört ana kapıdan bence en heybetli ve güzel olanı burası. İstanbul Kapı ile benzerlik gösteriyor ama burada kısa da olsa bir yürüyüş koridoru var. Ayrıca içine girilebildiğiniz gözler mevcut. Tabi ki çok gezme, çok içine girme şansınız yok. Çünkü maalesef kötü durumda hem çok kirli hem de kötü kokuyor.
Kapının hemen yanında Antik Su Yolu’nun kemeri mevcut ve araba ile giriş çıkış için buranın altından geçiyorsunuz. Buranın ilerisinde birkaç tane daha çok ziyaret edilen Türbe var. Onları ikinci bölümde kısaca anlatacağım.
Buradan sonra arabayı bıraktığımız İstanbul Kapı’ya geri döneceğiz ama yol üzerinde görülecek diğer yerleri de yazıyor olacağım. 😊 Dönüş yolunda Çandarlı İbrahim Paşa Türbesi ile Tarihi Hamam adı verilen bir harabeyi de göreceksiniz.
Aynı zamanda bunların az ilerisinde Nilüfer Hatun Çini Çarşısı isimli çok güzel bir çarşı daha var ama burası da pandemi nedeniyle kapalıydı. Ancak kısıtlamaların gevşetilmesi nedeniyle açılmıştır diye düşünüyorum. (Yazıya Ek Not: Yeni aldığımız bilgiye göre geçtiğimiz hafta itibariyle çarşı tekrardan açılmış durumdadır.)
8. Süleyman Paşa Medresesi:
Orhan Gazi’nin büyük oğlu Süleyman Şah tarafından yaptırıldığı bilinen medrese bugün tarihsel el sanatlarına özgü bir ticaret mekânı olarak kullanılıyor. Burası da gezi öncesi en çok merak ettiğim yerlerdendi ancak pandemi nedeni ile kapalıydı. Az önce de belirttiğim gibi gibi kısıtlamaların gevşetilmesi ile artık açık olacağını düşünüyorum. Bu yüzden dışarıdan çekilmiş bir fotoğrafını bırakıyorum. (Yazıya Ek Not: Yeni aldığımız bilgiye göre geçtiğimiz hafta itibariyle medrese tekrardan açılmış durumdadır.)
Bu bölgede ki son durağımız olan 2. Murat Hamamına gelmeden önce yine hamama yakın bölgede kazı çalışmalarının yapıldığı Tarihi Çini Fırınları var. Ama kazı çalışmaları olduğu için burada görülecek pek bir şey yok.
9. 2. Murat Hamamı
Burası da tarihi bir yapı olmakla beraber hala hamam olarak kullanılıyor. Ancak benim orada olduğum saatlerde kadınlar saati olduğu için sadece kapısından baktım. Ve arabaya doğru devam ettim. Hamamın az ilerisinde Tarihi Mahmut Çelebi Camini de görebilirsiniz. Burası da yine ibadete açık tarihi camilerden biridir.
Buraya kadar olan bölüm yürüyerek gezebileceğiniz alanlardı. Tabi ki buradan sonra da yürüyerek devam edebilirisiniz. Ama arabaya gitmek ve geziye öyle devam etmek benim için biraz dinlenme fırsatı oldu.
Arabaya bindikten sonraki ilk durağım İznik Gölü sahili oldu. Aslına bakarsanız burası tarihi anlamda bir şey ifade etmiyor ama sahilde olmak keyifli. Buranın çehresi merkezden biraz daha farklı. Güzel bir yürüyüş yolu ve plajı var. Pandemi ile ilgili tedirginliğiniz devam ediyorsa eğer bir yerlerde oturup yemek yeme yerine çarşıda bulunan fırın veya benzeri yerlerden alacağınız paket yiyecekleri sahilde bulunan mesire alanlarında, masalarda yiyerek aynı zamanda mola da verebilir, manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Artık yavaş yavaş gelelim gezimizin ikinci bölümüne.
1. Bazilika Kalıntısı
Gölün yaklaşık 20 metre ilerisi ve 2 metre derinlikte olan bazilika (eski çağlarda kral sarayı) formunda olan kilisenin kaynaklarda 1500 yıllık olduğu yazıyor. Suların çekilmesi ile çok hafif belli olsa da asıl drone ile çekim yapıldığında ne olduğu anlaşılan bir yer. Ben gittiğim zaman sadece gölün açığında bir kayalık görüntüsü görünüyordu. Ayrıca buraya gelmeden önce Senato Sarayı ismi verilen ama sadece bir taştan ibaret yeri de görebilirsiniz. Göl kenarında az önce de yazdığım gibi tarihi yer pek yoktur. Sadece göl manzaralı güzel yerler var.
2. İznik Rıhtımı
Burası İznik’te gün batımını izleyebileceğiniz en güzel yerlerden biri. Hatta gezi hazırlığı yaparken gördüğüm günbatımı fotoğraflarından çok etkilenmiştim. Özellikle rıhtım civarında çekilen fotoğraflar harikaydı. Ancak manzaranın en güzel fotoğraflanabileceği yerde şu an bir çalışma var ve yüksek toprak yığınları nedeni ile o tarz fotoğraflar çekmek bir süre mümkün olmayacak gibi. Bu arada bu bölgede 4 ana kapıdan biri olan Göl Kapı’da varmış ama şu an artık böyle bir kapı yok. Zaman içerisinde kaybolmuş bir giriş kapısı.
3. Kız Kulesi
Burası birçok gezi sitesinde görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor ama ben neden olduğunu açıkçası anlamadım. 😊 Ama eksik kalmasın diye araba ile geçerken inip bir kare fotoğrafını çektim. 😊
4. Yenişehir Kapı
4 ana kapıdan sonuncusu da Yenişehir Kapı. Diğer kapılar gibi tarihi bir kapı ve şehrin güney tarafına açılıyor. Burası artık surlar içerisinde kalan son noktamız. Yani aslında İznik Şehrinin merkez gezisi böylece tamamlanmış oldu. Buradan sonraki durağımız ise Berber Kaya Anıt Mezarı. Buraya ulaşım yolu üzerinde ise çok ziyaret edilen Sarı Saltuk ve Çandarlı Hayrettin Paşa Türbeleri de var ve ilgi duyuyorsanız buraları da ziyaret edebilirsiniz.
5. Berber Kaya Anıt Mezarı
Açıkçası Frigya gezisinde gördüklerimden sonra benim için çok bir şey ifade etmedi ama 2200 yıllık ve Frigya bölgesinde yaşayanlar ile aynı dönemde yaşamış millete ait bir anıt mezar. Bu arada defineciler tarafından zarar verilmiş fakat sonradan toparlanmaya çalışılmış bir yer.
6. Abdülvahap Gazi Türbesi
Burası 8 yüzyılda yaşadığına ve Bizanslılara karşı verilen savaşta kahramanlık gösterdiğine inanılan bir yiğit için yaptırıldığı düşünülen mezar. Burada en çok dikkat çeken ise İznik’i tepeden gören en güzel yerlerden biri olması. Bildiğiniz panoramik bir manzara var. Manzarayı tek bozan ise yapılan yol çalışması. Ne yolu olduğunu bilmiyorum ama bayağı geniş ve büyük bir yol.
Ayrıca kuzey yönünde de inanılmaz zeytinlik ve dağ manzarası var.
Burada ufak bir tesis var. Profesyonel bir işletme değil ama oturup çayınızı içebileceğiniz ve manzaranın tadını çıkarabileceğiniz bir yer. Ayrıca organik ürünlerin satıldığı küçük bir pazarı da var.
7. Dikili Taş (Obelisk)
Tarihi detaylara giremeyeceğim. 😊 Tarihte önemli olduğu düşünülen bir adamın anısına yapılmış heybetli bir anıt. İlk başta 6 taş ve üzerinde bir kuş heykelciliğinin olduğu düşünülen 15,5 metrelik bir anıtmış. Ayrıca tabanındaki izlerden buralarda da bronz heykeller olduğu düşünülüyor. Ama şu an 6 taşın 5 tanesi yani 12 metresi var. En üstteki taş, kuş heykeli ve bronz heykellerin bir şekilde kaybolduğu yazıyor resmi kaynaklarda. Anıtın altında mezar olduğu da belgelenmiş ama şu an görülen bir şey yok. Taşların dizilişi ve görüntüsü gerçekten çok güzel. Bu arada bu bölgede sadece zeytin bahçeleri var. Etrafı çevrilmiş bir bölge ve tur otobüsleri tarafından da ziyaret edilen bir yer.
Dikili Taş’a giderken yol üzerinde 2 adet daha görülecek yer ar. Bunlardan bir tanesi Merdivenli Kaya diğeri ise Anıt Ağaç. Anıt Ağaç için kahverengi tabela dikilmiş ama pek kontrol eden varmış gibi görünmüyor. Çevresi inanılmaz kirli. Ama yine de durup bakılacak, fotoğrafı çekilecek ilginç bir ağaç.
İznik gezimizin artık sonuna geldik. 😊 Dikilitaş’ta iki adet tabela var. Biri İzmit’e giden yol diğeri ise İznik Merkez’e geri dönen yol. İzmit’e giden yol yazımın başında da yazdığım ve dağ yolu olduğu düşüncesi ile girmediğim yol. Saatin erken olması ve havanın güzel olması nedeniyle bir cesaret buradan dönmeye karar verdim. İyi ki de öyle yapmışım
Bu yol aslında Kartepe’nin kısmen güneye bakan kısmının uzantısı. Yol bir kere inanılmaz düzgün ve güzel. Sadece 1 km’lik bir kısmında yol yapımı var ama orası da fena sayılmaz. Epey bir tırmandığınız için bir süre sonra mevsimden dolayı karlar arasında, dağ eteklerinde ağaçlar arasında harika bir yolculuk yapıyorsunuz. Yol belli ki kardan dolayı açılmış. Yolun kenarında nereden baksanız yarım metre kar var ama yol açık olduğu için sıkıntı olmuyor. Bu yolda hiçbir şey yapmadan sadece yolculuk yapmak bile çok keyifli.
İznik Gezisi ile ilgili Tavsiyeler
İznik Gezisi ile ilgili tavsiyem mevsim. Ben her ne kadar şubat ayında gitmiş olsam da ideal mevsim olarak ilkbahar ya da sonbaharın ilk ayları olduğunu düşünüyorum. Ayrıca İzmit/Kocaeli tarafından gelecekler için yolun yağmur ya da kar yağışı olmadığı zamanlar ideal olacaktır. Çünkü yağış halinde yollar sıkıntılı olabilir.
İznik çok kalabalık ve büyük olmasa da pandemi sürecinde dikkat edilmesi gereken bir yer. Müzeler bomboş olsa da sokaklar tıka basa insan dolu ve sanki pandemi insanların pek umurunda değil. Yaz döneminde yerli ve yabancı turistlerin de geleceği düşünülürse daha sıkıntılı bir hale dönüşebilir. Bu yüzden imkânınız varsa hazır havalar güzelken gidebilirsiniz.
Yola çıkarken aracınızın deposunu doldurarak çıkmanızda fayda var. Mesafe her ne kadar çok olmasa da yol üzerinde akaryakıt istasyonu yok.
Bol yürümeli bir gezi olacağı için kıyafet tercihi de dikkat edilmesi gereken hususlardan biri oluyor. Zaten geçerken uğramıyorsanız, gezi maksatlı gidiyorsanız bu hususa dikkat edeceksinizdir diye umuyorum. 😊
Fotoğraf severler için süper bir yer diyemeyeceğim. Nedenine gelirse her lense uygun çekim yapabileceğiniz yapılar değil. Benim kısıtlı bilgimle ideal lensin geniş açılı lensler olacağı yönünde. Çünkü yapılar ya güzel olmayan yaşam yapıları ile çok iç içe ya da panoramik manzara fotoğrafları var.
Sabah 09.30’da İzmit Merkez’den yola çıktığım İznik Gezisi, 16:30’da tekrar İzmit Merkez’e dönmemle sona erdi. İznik’te gezilecek yerler için toplam 3 buçuk saat, yolda ise yaklaşık 3 saat geçirerek toplam 6 buçuk saatte İznik’te gezilecek tüm yerleri görmüş oldum.
Rota Kocaeli’de sizlerle ilk tanıştığım ve sizlere merhaba dediğim yazımın sonuna geldik. 😊 Umarım sıkılmadan keyifle okuduğunuz bir gezi yazısı olmuştur. Yeni yazılarda görüşmek üzere, sağlıcakla kalın.
